11: KİTAP YORUMU: Amok Koşucusu

amok koşucusu yorumu, kitap özeti

Amok Koşucusu

Yazar :Stefan Zweig
Yayınevi :Can Yayınları

İntihar, Stefan Zweig'ın zihnini gençlik yıllarından beri meşgul eden bir kavramdı. Yaşamanın bir anlamı kalmadığını anladığı anda yaşamına kendi eliyle son verebileceğini daha üniversite yıllarında söylemişti. İlk evliliği sırasında karısı Friederike'yi kendisiyle birlikte intihar etmesi için zorlayan, sonra bu düşüncesinden vazgeçen Stefan Zweig, yıllar sonra, İkinci Dünya Savaşı sırasında, ikinci karısıyla birlikte yaşamına son verdi. Yazar, önceki intihar girişimlerinden vazgeçmiş olsa da korkularını, romanlarındaki ve öykülerindeki kahramanlara yaşatıyor. Amok Koşucusu'nda yer alan öykülerin ortak izleği de intihar. Kendi yaşamından ya ada tarihteki gerçek kişilerin yaşamlarından kesitler katarak yazdığı bu öykülerde Stefan Zweig'ın duyarlı kişiliğini, olağanüstü gözlem gücünü olduğu gibi sayfalara yansıttığını görüyoruz. Yazdığı öykülerin en başarılı örneklerinin yer aldığı bu kitapta, bir uzun öykü olan Amok Koşucusu bir baş yapıt. İnsanı en güçsüz, en savunmasız yönleriyle ele alıp, insan ruhunun en derin katmanlarına inmeyi bilen, bütün bunları son derece canlı, ayrıntılı, çok yönlü bir anlatımla kaleme alabilen, okuru gerçekten etkileyebilen bir yazar Stefan Zweig. Yazdıklarının üzerinden bunca yıl geçmiş olmasına karşın, öykülerinin, romanlarının bugünkü kuşaklar tarafından da aynı ilgiyle okunması, onun kalıcı bir yazar olduğunun en büyük kanıtı. Amok Koşucusu'nun bu yeni çevirisinde, daha önceki basımda yer almayan öyküler de bulunuyor.

Sayfa Sayısı: 189
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe

KİTAP YORUMU


Herkese merhabalar…

Yaklaşık 10 gündür Amok Koşucusu’nu okuyorum. Daha doğrusu okuyamıyorum. Nedenini bilmiyorum ama Amok Koşucusu beni gerçekten yordu. Sanırım işlenen konuların son derece iç karartıcı oluşu bunun başlıca nedeni. Kitabın dili alakalı olarak beni rahatsız eden bir durum olmadı. Yazarın kullandığı dili sevsem de işlenen konular gerçekten insanın içini karartabiliyor. Amok Koşucusu bildiğiniz gibi bana Kayb-ı Kelam’ın hediyesidir. Kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum. Yaptığı çekilişte kazandığım eserlerden birisi.
Amok Koşucusu 7 kısa öyküden oluşan bir kitap. Amok Koşucusu’da bu 7 hikayeden biri ve kitaba adını veren isim. Yaptığım araştırmada ilk basım ile şu an elimde bulundurduğum basım arasında bazı farklar var. Can Yayınları’nın son yaptığı basımda Zweig’in ilk basımda yer almayan öyküleri de buy kitaba eklenmiş.
Öykülerden beni etkileyenlere gelecek olursak “Bir Çöküşün Öyküsü” ve “Leman Gölü Kıyısındaki Olay” en etkilendiğim öyküler oldu. Özellikle Leman Gölü Kıyısındaki Olay’ın kahramanı olan Rus askeri yada köylüsü diyebileceğim kişinin vedasını yaparken ki ince hareketi etkileyiciydi. “Ay Işığı Sokağı”ndaki “pinti” arkadaşımızın durumu da oldukça sarsan bir durum şimdiden uyarayım.
Biraz kısa bir yorum olacak şunu söylemem lazım okunması gereken eserlerden bir tanesi bana göre Amok Koşucusu.. Ancak ruh halinizin bu kitabı kaldırıp kaldırmayacağı noktasında biraz dikkatli olun. Kasvetli havası sizi etkileyebilir.
Bu arada Stefan Zweig’in hayatının öykülerindeki kahramanlardan pekte farklı olmadığını gördüm ki bu beni çok şaşırtmadı. Gerçekten içinde bulunduğu ruh halini merak ettim kendisinin.

SEÇTİĞİM SÖZLER


  • Fransa’daki binlerce çaresiz kadından biriydi, her türlü hakareti, sövgüyü duyabilirdi. (Sayfa 30)
  • Yalan söyleseler bile inanmıştı onlara, çünkü gücüne güvenmesi kendi kudreti demekti. (Sayfa 33)
  • Kıskançlık olmadan, nefret olmadan, yalan olmadan yaşamaya değmezdi. (Sayfa 39)
  • Tarihin akışı zorlanmaktan hoşlanmaz, kahramanlarını kendisi seçer, ne kadar zorlasalar da davetsiz gelenleri hiç acımadan geri çevirir; kaderin arabasından düşen olursa onu artık geri çekmemek gerekir. (Sayfa 52)
  • Tetiğe basmasını engelleyen tek şey, ormandaki bir hayvan gibi geberip gitmesinin vereceği acıydı… (Sayfa 59)
  • Yardım etmek için de bu duyguya ihtiyacınız vardı, karşınızdakinin size ihtiyacı olduğu duygusuna. (Sayfa 95)
  • İnsan her şeyini kaybederse, elindeki son şeyi kaybetmemek için umarsızca mücadele eder. (Sayfa 120,121)
  • İnsanın elinde kalan tek hak, canı istediği biçimde gebermektir. (Sayfa 129)
  • Çünkü hayatın görkemi de yoksunluğu da aynı biçimdedir. (Sayfa 135)
  • O Kendine zarar veriyor, salt… salt benim canımı yakmak için (Sayfa 145,146)

AMOK KUŞUCUSU İÇİN DİĞER YORUMLAR

Ben Bazen Okuyorum’un yorumu

Oklap Kütüphanesi’nin yorumu

Stefan Zweig ve karısının son fotoğrafı... Sanırım hikayelerin nedenini açıklamaya yetecek nitelikte bir fotoğraf. 

Hiç yorum yok

Yorumlarınız Bizim İçin Önemlidir

Blogger tarafından desteklenmektedir.